EN
Bölüm 1: Akne ve Modern Tedavilere Giriş
Akne, çocukluktan ergenlik dönemine geçiş sürecinde olan bireylerde sürekli gelişen iltihaplı bir cilt hastalığıdır. Bu yüzden akne, küresel çapta yayılma potansiyeline sahip ve yaş grubu fark etmeksizin büyük bir insan kitlesini etkileyebilen kronik bir hastalıktır. Akne genellikle siyah noktalar, beyaz noktalar, sivilce, iltihaplı sivilce ve ileri safhalarda özel tedavi gerektiren nodüller ya da kistler şeklinde temel belirtilerle ortaya çıkar. Tek bir bölgede lokalize olabileceği gibi tüm yüzü de kaplayabilir; bu yüzden ağrı ve şişlik aknenin hem fiziksel hem de duygusal etkilerindendir. Bununla birlikte bu tür ağrılar kişi içinde ya da cilt yüzeyinde hissedilebilir.
Akne için geleneksel tedavi yöntemleri ya yerel kremlerin (retinoidler, benzoil peroksit, salisilik asit) kullanılması, ilaçların (antibiyotikler, hormonal tedaviler, izotretinoin) medikal olarak alınması ya da fizikçilerin kimyasal peeling ve ekstraksiyon gibi çeşitli teknikler uygulamasını içerir. Bu yöntemlerin başarı oranı değişkenlik gösterir ve aslında bazıları yukarıda bahsedilenler gibi yan etkilere sahip olabilir; örneğin sürekli tahriş, güneşe karşı aşırı duyarlılık ve lokal ya da genel komplikasyonlar. Uzun süre antibiyotik almak bakteriyel direnç gelişimine ya da izotretinoin tedavisinin ardından sistemik komplikasyonlara yol açabilir.
Geçtiğimiz on yılda cilt bakımı teknolojisi kayda değer ilerleme kaydetmiş ve artık güç tüketiciye geçmiş durumdadır. Galvanik veya yüksek frekanslı terapi çubuğu olarak bilinen ışık yayan teknolojiler, dermatologlar arasında çok popüler değildir ve eğer kullanılıyorsa sadece eğitim amaçlı olarak tercih edilmektedir. Ancak, piyasada her şeyi belirleyen tüketici olmaktadır ve artık tüketiciler, bilimsel olarak kanıtlanmış, non-invaziv (doku bütünlüğünü bozmayan) ekipmanlara yönelmiştir. Kullanımda olan çok çeşitli ürünler arasında, ışık gibi enerjiyi terapi amacıyla kullanan yüksek frekanslı ışık çubuğu, en popüler olanlardan biridir. Bu terapi, cilt yüzeyinin altında bulunan bakterileri hedef alacak, çevresindeki inflamasyonu (iltihabı) azaltacak ve aynı zamanda iyileşme sürecini hızlandıracak şekilde geliştirilmiştir. Bu nedenlerle yüksek frekanslı ışık çubuğu, genel halk, dermatologlar ve cilt bakımı uzmanları tarafından akne tedavisinde en çok tercih edilen öncü yöntem haline gelmiştir.
Bu fırçaların piyasada adeta bir patlamayla karşılaşmasıyla birlikte, karşılaşılan önemli bir soru gündeme gelmektedir: Yüksek frekanslı ışıklı fırçalar gerçekten akneyi etkili bir şekilde kaldırıyor ve örneğin hızlı olmak üzere, bir tempoda çalışıyor mu? Bu makale bu iki soruyla ilgilenmekte ve her biri fonksiyon prensipleriyle, ilgili bilimsel konuların genel bir değerlendirmesiyle, faydalarıyla, kullanıcı kılavuzuyle ve sınırlılıklarla ayrı ayrı incelenmektedir. Tıbbi uzmanların ve bu cihazları kullanan insanların bakış açıları, yüksek frekanslı ışıklı fırçaların yalnızca bir moda mı yoksa akne tedavisini olumlu yönde değiştiren bir şey mi olduğuna dair bulgularımızın kaynağıdır.
Bölüm 2: Yüksek Frekanslı Işık Teknolojisini Anlamak
Yüzde yüksek frekanslı ışık tedavisi ilk olarak Nikola Tesla tarafından 1800'lerin sonunda, yüz yıldan fazla bir süre önce tıbbi amaçlarla başlatıldı. İlk olarak 20. yüzyılın başlarında dermatoloji alanında uygulandı ve sonrasında cilt bakımı uzmanlarının elinde daha da kusursuz bir forma dönüştü. Neon ya da argon gazının doğrudan elektrifikasyonu (düşük akım, yüksek frekans), yüksek frekanslı ışık wand'ı kullanıldığında cam elektrotun içinde gerçekleşir. Wand cilde temas ettiğinde elektrot içindeki gaz iyonize olur ve bu da görülebilir ışığın oluşmasına neden olur - neon için turuncu-kırmızı, argon için ise menekşe-mavi renkte olur.
Yukarıda belirtilen ışık yayan gazlar, elektrik yüklü partikillerden oluşmakta olup elektron kaybına yönelir ve daha sonra süblimleştirilmiş ozona dönüşür. Bu ozon, oldukça kararsız olan iki atomlu bir oksijen molekülüdür. Oluşturulan ozon güçlü bir mikrop öldürücüdür. Meydana gelen tepkimenin katalizörü aynı zamanda doğal antiseptikler içerir. Elektrodun cilde temas etmesiyle ortaya çıkan ısı ve titreşim, kan dolaşımının artmasına, daha fazla kollajen ve elastin üretimine ve cildin iyi oksijenlenmesine neden olur. Bu durumlar ise akneye neden olan bakterilerin yok edilmesine ve enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olur.
Elektrikle indüklenen tepkime sonucu negatif iyonlar ışıkla birlikte cilt üzerinde güzel etkiler yaratır. Bu iki etki bir araya geldiğinde cildin parlamasını sağlar. Ayrıca akne tedavisinde ve kırışıklıklarla mücadelede de faydalıdır. Özellikle negatif iyonlar, insanların ruh halinin düşük olduğu anlarda onların moralini yükseltici etki yapabilir.
Ozonun oluşumu ayrıca bakteri ve virüslere karşı koruma sağlar ve yara iyileşme süreci sırasında dokunun daha hızlı onarılmasına ve yenilenmesine olanak tanır. Bu avantajların yanı sıra, cildin normal florası da ozonun en küçük miktarlarından yararlanır ve bunu faydalı oksijen bileşiklerine dönüştürür. İnsanlarda yaygın olarak bulunan genellikle zararsız bakteri formları, oksijensiz, sıvı cilt katmanlarında enzimatik reaksiyonlardan geçerek temelde öldürücü hale gelir ve bu yüzden aynı formlar ciltte sivilce ve diğer bulaşıcı durumların kaybolmasından sorumludur. Vücudun cildinin yapısı ve işlevi daha açık bir hale geldiğinden, bu nedenle yüksek frekanslı ışık tüm bu tedavi gerektiren durumlarda gereklidir ve başarılı bir şekilde kullanılır.
Cildin Oksijenlenmesi: Yükselen oksijen seviyesi, bakterilere karşı düşmanca bir mikroortam oluşturabilir.
Anti-enflamatuar Reaksiyon: Yeniden canlanan elektrik, hasarın olduğu bölgedeki damarları ve çevre dokuyu kasar ve bu da ciltte kızarıklığa, ilgili bölgenin sıcaklığının düşmesine neden olur ve sonunda yaralı bölgede meydana gelen şişliğin azalmasına yol açar.
Hücre Yenileme: Kan dolaşımı, yeni sağlıklı hücreleri deriye taşıyarak cildin yeniden şekillenmesindeki temel etkenlerden biridir. Bu avantajlar sürekli kullanıldığında kümülatif bir etki yaratır; sadece etkilenmiş bölgeleri tedavi etmez, aynı zamanda ileride oluşabilecek sorunları da önler. Yüzeyel etkili topikal tedavilerin aksine yüksek frekanslı terapinin etki mekanizması, cildin daha derin tabakalarına ulaşarak aknenin kaynağını hedef alır ve çevresindeki dokuları olumsuz etkilerden korur. Günümüzde kullanılan yüksek frekanslı cihazlar, mantar, kaşık, tarak şeklinde çeşitli elektrotlarla donatılmıştır. Bu durum, işlem yapılacak cilt bölgesine ve çözülmek istenen soruna göre en uygun olanı seçme imkanı sunar. Bu cihazlar, ağrıya neden olmayacak şekilde tasarlanmıştır ve hızlı iyileşme sürecine sahiptir; bu özellikleri sayesinde evde cilt bakımı rutinleri için oldukça uygundur. Ancak bu cihazların etkili ve güvenli bir şekilde kullanılabilmesi için doğru tekniklerin bilinmesi büyük önem taşımaktadır.
Bölüm 3: Akne Türleri ve Yüksek Frekansın Hedef Alış Şekli
Herkesin kabul etmesi gereken bir şey vardır: akne çeşitlidir. Spektrum, hafif siyah noktalar ve beyaz başlılar kadar ciddi kistik akneye kadar değişir. Yüksek frekanslı ışık cihazının etkisi, hedef aldığı akne türüne bağlı olarak değişir.
Komedon Akne (Siyah Noktalar ve Beyaz Başlar): Bu iltihaplı olmayan akne formları, yüksek frekans tedavisi için en uygun adaylardır. Oksijenleme etkisi, tıkanmış gözenkleri daraltarak, birikmiş atıkları uzaklaştırarak ve özellikle bakterilerin üremesini durdurarak çalışır.
İnflamatuar Akne (Papüller ve Püstüler): İltihaplı sivilceler, şişmiş ve kırmızımsı renkte olabilir ve iltihap içerebilir. Yüksek frekanslı terapi olarak da bilinen ışık enerjisi terapisi, öncelikle lenf ve kan sistemlerinden gelen uyarıyla enfeksiyonun ürünlerinin bölgeden atılmasını hızlandırarak, ikinci olarak ise iltihabı azaltan antibakteriyel bir fonksiyon sağlayarak inflamasyon sürecini azaltmayı amaçlayan bir yöntemdir; bu sayede hastanın cildi kısa sürede olumlu şekilde değişir.
Kistik Akne (Nodüller ve Kistler): Bu akne türü, cilt altında büyük, kırmızı ve ağrılı kitleler oluşmasıyla seyreden en kötü akne türüdür. Yüksek frekanslı ışığın etkisi enfeksiyonun bulunduğu yere kadar ulaşamaz, ancak inflamasyonu yatıştırarak ve boşaltmadan sonra iyileşmeyi teşvik ederek yine faydalı olabilir.
Hormonal Akne: Genellikle çene hattı ve çenede görülen hormonal akne, genellikle içsel faktörlerden kaynaklanır. Yüksek frekanslı ışık wand'ları, havadaki oksijen moleküllerini daha yüksek enerji seviyelerine yükselterek zararlı maddeleri, örneğin mikropları, çok etkili şekilde nötralize edebilir. Tedaviler genellikle benzoil peroksit, salisilik asit veya kükürt içerikli temizleyiciler ve klindamisin veya eritromisin gibi topikal antibiyotikleri kapsar. Hatta bir doktorun önerisiyle
Bu nedenle eğer bu şekilde özetlenmezse, yüksek frekanslı ışık wand'ları hafif ila orta derece akne için en etkili yöntem olacaktır. Bu wand'ların düzenli kullanımı ile aknenin boyutu küçülebilir, inflamasyon sakinleştirilebilir ve yeni akne oluşumları da önlenebilir. Ancak şiddetli ve inatçı akne durumlarında yaşam tarzı değişiklikleri, hormon dengesizliklerinin giderilmesi ve reçeteli ilaçların tedavi programına dahil edilmesi gerekir.
Bölüm 4: Yüksek Frekanslı Akne Tedavisinin Bilimsel Temelleri
Dermatoloji uzmanlarından elde edilen çeşitli araştırmalar ve bilgiler, yüksek frekanslı terapinin akne sorunlarını çözmedeki başarısını destekleyen kanıtlardır. Başlangıçtaki vakaların çoğunluğu sadece anekdotlar olsa da, bu yöntemin antibakteriyel ve anti-inflamatuar özellikler açısından gösterdiği performans, modern bilimsel çalışmalarla doğrulanmıştır.
2017 yılına dayanan bir klinik araştırma, akne tedavisinde kullanılan ışık ve enerjiye dayalı tüm yöntemler arasında yüksek frekanslı tedavinin hâlâ yeterince incelenmemiş bir yöntem olduğunu belirlemiştir. Ancak LED ışık terapisi alanında yapılan ileri araştırmalarla, bu yöntemin akneye neden olan bakterilerin yok edilmesinde en etkili yöntem olduğu ispatlanmıştır. Bu nedenle o zamandan beri yüksek frekans teknolojisini sürekli kullanmak, bakterilerden kurtulmak için en iyi yöntem olarak kabul edilmekte; ayrıca iyileştirici özelliğinin yanında cilt dokusunu de iyileştirdiği gözlemlenmiştir.
Cosmetic Dermatology dergisinde yayınlanan başka bir araştırma, yüksek frekanslı terapinin alternatifi olarak argon gazı arayan yanmış kağıt araştırması yaptı. Özellikle cilt benzeri reaktif olmayan bir ortamdan geçirildiğinde, yüksek frekanslı makineyle iyonlaştırılmış argon gazı, ciltte daha derine nüfuz ederek enfeksiyonun azaltılmasında oldukça etkili olmaktadır.
Ayrıca dermatologların gözlemleri ve kayıtlı verileri ile ek raporlarda, rutin olarak uygulanan yüksek frekans yöntemi ile cilt açıklığı ve doku iyileştirmesi ile yağ kontrolü konusunda evrensel bir uzlaşma vardır. Cihaz tüm cilt tipleriyle uyumludur, en hassas olmayan cilt tipi bile doğru kullanıldığı sürece ve nadiren yan etkiler görülür. Genellikle birkaç gün içinde geçici olan kızarıklıklarla sınırlıdır.
Karşılaştırıldığında, yüksek frekanslı terapi, kimyasal tedavilere ya da lazer tedavisine göre kesinlikle daha az rahatsız edici, daha ekonomik ve piyasada daha kolay bulunabilen bir opsiyondur. Sonuçlar hemen görülmese de zamanla kademeli olarak gelişmekte ve ilerledikçe daha belirgin hale gelmektedir. Sadece 2-3 hafta içinde, deneyleri yapanların büyük bir kısmı ilk iyileşmeleri onaylamıştır ve ikinci ayın sonuna kadar bu ilerlemede sürekli bir artış gözlemlenmiştir.
Özetlemek gerekirse, büyük çaplı ve rastgele seçilmiş deneklerle yapılan deneylerde sınırlamalar olsa da, tarihsel bilimsel kayıtlar özellikle düzenli bir cilt bakımı programıyla birlikte kullanıldığında, yüksek frekanslı ışık wand'ların (el aletlerinin) sivilceyi hızlı şekilde azaltma sürecinde önemli bir rol üstlendiğini desteklemektedir.
Bölüm 5: Gerçek Kullanıcı Deneyimleri ve Şahitlikler
Laboratuvar araştırmaları belirli bir ölçüde faydalıdır ancak bazen saha verilerinin incelenmesiyle gerçek yetenek anlaşılabilir. Çevrimiçi olarak ulaşılabilen incelemeler, forumlar ve cilt bakımı uzmanlarınınin oluşturduğu gruplar, yüksek frekanslı wand cihazlarının sivilceye hızlı bir şekilde çözüm sağladığına dair destekleyici görgü kuralı bulguları öğrenmek için iyi başlangıç noktalarıdır.
Sivilcelerin gelişiminin erken aşamasında wand cihazını kullanmak, sivilcelerin son aşamaya ulaşmadan kalmalarını sağlar; aksine, 24–48 saatlik bir süre içerisinde boyut olarak önemli ölçüde küçülürler. Reddit kullanıcılarından biri şöyle bir örnek veriyor: "Tıpkı sihir gibi... Geceleyin tedavi ettim ve sabahleyin lotus etkisini gördüm."
Sonuncunun sırası geldiğinde acele etmek ve daha küçük hale gelmek, genellikle kistli lekelerin geçmesi dört ila beş hafta sürerken, cihazın sihirli gücüdür. Görünüşteki bu değişikliğe, sürekli kullanım sürdürülürse yüksek frekanslı bir wand'ın uygulanmasının neden olduğu ileri sürülmektedir.
Çeşitli güzellik uzmanları, YouTube ve TikTok hesapları üzerinden akne serüvenlerini filmlerken, yeterli görsel kanıt sunmuş ve ciltleri yatıştırmak ve iz oluşumunu önlemek için bu cihazın kullanılmasının faydaları hakkında konuşurken wand'a vurgu yapmışlardır. Dermatolog Dr. Dray da kendi açıklamalarında belirttiği gibi, yüksek frekanslı cihazların sağlayabileceği çeşitli faydalardan söz etmiş, örneğin topikal tedavilerle olan senkronize edici etkisinden bahsetmiştir.
Kabul ediyorum ki durum tamamen olumlu değil çünkü bazı hassas ciltli kişilerin tedavi sonrasında geçici bir kızarıklık ya da karıncalanma hissi yaşadığı ve bunun devam ettiği şikayetleri bulunuyor. Diğer bazı kullanıcılar ise cihazı tedavide kullandıktan sonra köklü veya hormonal sivilcelerde tatmin edici sonuçlar elde edemediklerini belirterek cihazın kendileri için işe yaramadığını kabul etmek zorunda kaldılar.
Özellikle hafif ila orta derece sivilceli olan çoğu kullanıcı, sonuçlar normalde farklı olsa bile, sonuçlarla olan memnuniyetlerinin cihazı 'oyunu değiştirici' olarak nitelendirmelerinin temel nedeni olduğunu söylüyor.
Bölüm 6: Yüksek Frekanslı Bir Fırça Kullanmanın Güvenli ve Etkili Yolu
Bir yüksek frekanslı wand'ın doğru kullanımı, güvenli bir şekilde temiz cilt elde etmek için gereklidir. Aksi takdirde, cilt tahrişine neden olabilir veya beklenen sonuçlar elde edilemeyebilir. Aşağıdaki satırlarda, adım adım tarzında bir yüksek frekans uygulama prosedürü bulacaksınız:
Yıkayın: Hafif bir temizleyiciyle başlayın ve cildinizdeki kir ve yağı temizleyin. Yüksek frekans uygulamasının en iyi sonuçlarını elde etmek için temiz bir ciltle çalışın.
Bir serum veya tedavi jeli uygulayın: Su bazlı serumları veya akne tedavilerini sevenler, ürünlerin nüfuz etmesini kolaylaştırmak için tedaviden önce bunları kullanabilirler. Ancak kalın krem veya yağlardan uzak durun.
Doğru Elektrodu Seçin: Büyük yüz alanları için mantar elektrod kullanılır, tekil sivilceler için ise sivri veya kaşık elektrod tercih edilir.
Açma ve Ayarları Ayarlama: Tedaviye yeni başlıyorsanız lütfen en düşük ayarı seçin. Yavaş yavaş yoğunluğu artırabilirsiniz, böylece alışkanlık yapacaktır.
Ucu Uygulama: Çok fazla baskı uygulamadan elektrodu cilt üzerinde gezdirin. Küçük bir alanı tedavi ederken, elektrik kıvılcımı oluşturmak için elektrodu hafifçe kaldırın.
Tedavi Süresi: Yüz ve boyun bölgesinin her bir kısmında 2–3 dakika yoğunlaşın. Tüm seans yaklaşık 10–15 dakika sümelidir.
Nemlendirme ve Koruma: İşlem tamamlandıktan sonra, gündüz ışığına çıkacaksanız hafif bir nemlendirici ve güneş koruyucu kullanmanız önerilir.
Sıklık: İlk başlarda haftada 2–3 kez kullanın. Daha sık kullanım da uygun olabilir, ancak cildinizdeki herhangi bir değişikliği gözlemlemek önemlidir.
Uyarılar:
Ciltte tahriş olmuş veya açık alanlarda, iltihap nedeniyle kızarmış cilt bölgelerinde, yaralarda veya bulaşıcı bir durumun bulunduğu bölgelerde kullanmayın.
Gebeliğin ortasında olma, epilepsi hastalığı geçirmekte olma veya kalp piline sahip olma durumlarında kullanmaktan kaçının.
Elektrotları her kullanımdan önce ve sonra alkol ile temizleyin.
Bölüm 7: Yüksek Frekanslı Cihazlar ile Diğer Akne Tedavilerinin Karşılaştırılması
Yüksek frekanslı akne tedavisinin başlıca alternatifleri nelerdir ve insanlar bunları nasıl uygularlar? Birlikte inceleyelim:
Yüzeyel Kremeler: Benzil peroksit ve retinoidler gibi bileşiklerin kullanımı oldukça etkilidir; ancak ciltte tahrişe neden olabilir. Kimyasallara karşı hassas ciltler için yüksek frekans, oldukça nazik bir yaklaşım olarak uygulanabilir.
Ağızdan Kullanılan İlaçlar: Antibiyotik içeren tabletler ve hormonal tedaviler vücut sistemini değiştirerek etki gösterir; ancak bunların da olumsuz yan etkileri olur. Geniş kapsamlı olmalarına rağmen yüksek frekans yöntemi bölgeseldir ve uzun süre kullanılsa bile yan etki riski yok denecek kadar azdır.
LED Işık Tedavisi: Mavi ışık akne bakterilerini öldürmede etkilidir ve aynı zamanda ışık kaynağı ilgili bölgeye ulaşır, ancak genellikle daha uzun süreler gerektirir ve bir seansın maliyeti yüksektir. Yüksek frekanslı cihazlar sadece çeşitli enerjilerden, ışıktan ve ozondan değil aynı zamanda ısı etkisinden de yararlanır.
Kimyasal Peeling ve Sıvımlar: Deri tabakalarında daha iyi bir pul pul dökülme etkisi sağlarlar ancak bu durumda bir süre görüntüye olumsuz yansımalar olabilir. Yüksek frekans kullanımı ise evde daha kolay uygulanabilir ve herhangi bir iyileşme süresi gerektirmez.
Sonuç olarak yüksek frekanslı wand'ların kullanımı hiçbir ciddi sonucu olmadan sorunu çözmenin dengeli bir yoludur ve sağlıklerine önem veren ve hızlı sonuçlar bekleyen kişiler için oldukça tavsiye edilir.
Bölüm 8: Yüksek Frekanslı Wand Kullanması Gereken ve Gerekmeyenler Kimlerdir
Yüksek Frekans Tedavisi Ne İşe Yarar (ve Yaramaz)?
Yüksek frekanslı terapi, birçok dermatolojik problem için hâlâ başvurulan bir yöntemdir; ancak herkes için mucur bir çözüm değildir. Kime uygundur:
Hafif ila orta derecede akne olan kişiler.
Kimyasal olmayan veya evde uygulanabilir çözümler arayan bireyler.
Yağlı veya karma cilde sahip olanlar.
Sivilce atışlarını önlemek isteyen veya sivilcelerden sonra kalan izlerden kurtulmak isteyen kullanıcılar.
Şimdi tartışmanın diğer yönünü ele alalım.
Yüksek frekans kullanımından kaçının, eğer:
Hamileyseniz veya emziriyorsanız (elektromanyetik dalgaların her ikisini de etkileyebileceğini göz önünde bulundurarak).
Epilepsi veya nöbet geçirme geçmişi varsa.
Kalbinizde pacemaker veya metal implantlar varsa.
Cildiniz aşırı derecede kuru, güneş yanığı veya son derece hassas.
Şüphelenildiğinde, cilt doktoru her zaman mevcut cilt durumunuzla ilgili en geçerli bilgileri sağlayabilir. Bu yüzden bunu yapmayı unutmamalıyız.
Bölüm 9: Sonuç — Yüksek Frekanslı Çubuklar Hızlı ve Etkili mi?
Dermatologlar, sivilce tedavisinin sivilce temizleme çubukları, özellikle yüksek frekanslı ışık çubukları ile daha hızlı ve eksiksiz şekilde gerçekleştiğini garanti altına alabilirler. Sorunun kaynağı, yani bakteri, cilt yoluyla etkileyen yüksek frekanslı ışık ve elektrik sayesinde etkisiz hale getirilir ve böylece cilt problemi daha hızlı iyileşir, iltihap azalır ve sonrasında iyileşme süreci kendiliğinden hızlanır. Buna ek olarak, insanların sivilce oluşumunu önlemesi, mevcut sivilceleri tedavi etmesi ve yüz bakımını sivilce sorununu önleyecek şekilde yönetmesi mümkün olur.
Sivilce hâlâ gelişmekte ama henüz tam olarak çıkmamışsa kullanım için en uygun zaman gebelik zamanı kadardır ve genellikle sorun bulaşıcı değilse veya başka bir şey yanlışsa geceden sonra küçülür. Koruyucu özelliği nedeniyle daha az akneye ve dolayısıyla daima yumuşak ve daha parlak cilde neden olur. Akne sorunlarının nihai bir çözümü olmasa da yüksek frekanslı ışık wand'lar düzenli ve doğru kullanıldığında diğer ürünlerle birlikte kullanıldığında hâlâ etkili kabul edilir.